Kurutulmuş Meyve ve Sebze, Bir Çıkış Olabilir mi

Türkiye 3 senedir üst üste Meyve ve Sebze üretiminde ki artışına pareler olarak Pazar bulmada sıkıntı yaşıyor

Türkiye 3 senedir üst üste Meyve ve Sebze üretiminde ki artışına pareler olarak Pazar bulmada sıkıntı yaşıyor. Bunun üretilen ürünlerin kalitesinde tut fiyatına, plansız üretimden üretici birliklerin yeterli olmamasına hatta politik ve siyasi nedenler gibi bir yığın sebep sıralanabilir.

      Arz fazlası meyve ve sebzelerin kurutulması ile bu sıkıntılar kısmen aşılabilir gözükmektedir. Kurutulmuş meyve ve sebzeler, taze hallerindeki suyun büyük bir kısmının çıkarılmasıyla elde edilen besinlerdir. Bu yöntem, meyve ve sebzelerin raf ömrünü uzatırken, aynı zamanda besin değerlerinin çoğunu korumalarını sağlar. Kurutulmuş ürünler, atıştırmalık olarak veya yemeklere eklenerek yaygın şekilde tüketilir.

     Türkiye kurutulmuş meyvelerden Kuru üzüm, Kuru Kayısı, Kuru İncir, Kuru Üzüm, Fındık, Antep Fıstığı başta olmak üzere Kuru Elma ve Kuru Dut, Leblebi gibi ürünlerde dünya pazarında iyi bir konuma sahip olmasının avantajını diğer meyvelerde de kullanabilmesi halinde, sezondaki arz fazlası ürünlerin pazarlanmasındaki sıkıntıyı aşmaya yardımcı olabilir.

 Dünya genelinde son zamanlar Kurutulmuş Meyve ve Sebze pazarı hızlı bir büyüme sürecinde. Bunun nedeni Kurutulmuş Meyve ve Sebzelerin Raf ömürlerinin uzun olması, daha besleyici ve enerji deposu olması ve depolamasının daha pratik ve kolay olması gibi nedenlere bağlanabilir.

    Neredeyse yılın her mevsiminde 150’ yakın meyve ve 100’e yakın sebze üretebilen coğrafi ve iklim olarak çok şanslı bir ülkedeyiz.

 Türkiye’de kayıtlı olarak 2023 yılanda 27.5 milyon ton meyve  32.0 milyon ton sebze üretimi gerçekleşti. Toplam yaş meyve sebze üretimi ise 59.5 milyon tona ulaştı. Bu üretim yanında aile tüketimi için üretilen ve pazara gelmeyen ürünlerinde işin içine katılması halinde bu rakamın 70,0 milyon tona ulaştığı tahmin edilmektedir. Bu rakamla Türkiye meyve ve sebze üretiminde dünyada ilk 5’ e girmektedir.

      Türkiye, dünyada meyve ve sebze üretiminde ilk 5 ülke arasında yer alırken; fındık, kiraz, incir, kayısı, ayva üretiminde dünya lideri, kavun üretiminde ikinci, mandarin ve elma üretiminde ise üçüncü sırada bulunuyor. Sebze üretiminde de dünyanın sayılı ülkelerinden biriyiz.

      Bugün Dünyada kurutulmuş meyve ve sebze pazarının hacmi 55 milyar doları bulduğu söylenilmektedir. Ülke olarak bu ürünlerdeki toplam ihracatımız ise 2 milyar dolar seviyesinde. Türkiye bu pazardan yaklaşık yüzde 3 gibi cüzi bir paya sahip. Her yıl sezonda ürettiğini satamayan ve zor günler geçiren çiftçilere bir bu kapının nasıl açılacağının anlatılması ve desteklenmesi gerekiyor. Uzakdoğu ve Batı ülkelerinde kurtulmuş Biber, Patlıcan, Domates, Bamya ve Fasulye gibi sebzeler oldukça rağbet gördüğü bu ülkelere çok rahatlıkla ihracat yapılabileceğinin anlatılması ve teşvik edilmesi gerekiyor.  Tarım Bakanlığı bu tür ürünlerin üretilmesine Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı (KKYDP) çerçevesinde destekler veriyor, ancak bir proje kapsamında destek vermesinden dolayı özellikle küçük aile işletmeler organize olamıyor ve destekten yeterince faydalanamıyor.

 Bakanlığın özellikle desteğini geçmişten günümüze devam eden geleneksel ihraç kalemleri olan Kurutulmuş Meyve ve Sebzelerin yanında yeni kalemlerin ekstra desteklenmesi ve teşvik edilmesi ayrıca destekten yararlanmayı kolaylaştırması gerekiyor.

Ziraat Müh. Korkmaz MERT

www.tarimdasondakika.com