Üst üste gelen iç ve dış olumsuzluklar sonrası girdi maliyetler yılık olarak %100 ile %400 arasında artmasına rağmen elde edilen ürünlerin fiyatı bir önceki yılların fiyatları ile ayni oranda kaldı.
Devlet 2024-2025 yılı bitkisel üretim desteklerini artırarak bu zararı azaltma yoluna gitse de köklü bir çözüm olmayacağı aşikâr. Üretim planlamasının yapılmadığı sürece bu zarar etme devam edecek.
Günlerdir üreticilerin ürünleri ile sıkıntılarını anlatacak bir temsilci arıyor. Bunun için yol kapatma, ürünlerini derelere dökme, Meyve ağaçlarını kesme vb gibi bir sürü eylem yaparken, konuşması gereken çiftçilerin temsilcisinden en ufak bir tepki yok.
Çiftçilerin tepkisine rağmen 20 yıldır Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanlığını yapan Şemsi Bayraktar’ dan çözüm odaklı hiçbir icraat görülmedi.
Nihayet dün Edirne’de ayçiçeği hasat törenine katılarak, Ayçiçeğinde kuraklık nedeniyle verimdeki kayıp dikkate alındığında, alınacak prim destek miktarı da düşük olacak. Bu noktada gelir kaybının önlenmesi ve üretimin devam etmesi için kuraklık desteği verilmesi gerekiyor diye konuştu.
Ayçiçek yağında fiyatın düşük ve dengeli olması için üretimin artırımasın gerektiğini ifade ederek her zamanki bilinin sözleri tekrarladı. Oysa çiftçilerin üretim maliyetinden çok asıl sorunun üretim planlaması ve Pazar konusuna hiç değinmedi.
Ayrıca hükümete seslenerek “Süt fiyatlarını, et fiyatlarını, meyve, sebze, hububat, ayçiçeği, çeltik, mısır, pamuk ve diğer ürünlerin fiyatlarını baskılayarak enflasyonu önleyemezsiniz. Böyle yaparsanız önümüzdeki dönem gıda fiyatlarını patlatırsınız tüketicilerimizi bu ürünlere ulaşamaz hale getirirsiniz. Enflasyonu önlemek istiyorsanız kayıt dışı yollarla servetlerini katlayan lüks yaşantılarını çekinmeden sergileyen, vergisini ödemeyen bu kesimleri servet beyanı getirmek suretiyle yakalayıp vergilendirin” diyen Şemsi Bayraktar, enflasyonun vergi adaletiyle önlenebileceğinin ifade etti.
www.tarimdasondakika.com